İkinci günümüz yine buz gibi bir havada başladı. İkinci gün sabahında
Moscow Free Tour’a yazılmıştık. Önceki yazılarımda da açıkladığım bu etkinlik,
o şehrin yerel gençleri tarafından 2-3 saatlik şehir turunu kapsayan ve bahşiş
usulü olan etkinlikler. Genelde Avrupa’daki bütün büyük ve turistik şehirlerde
olan bu etkinliğe, ilk günlerde katılmanızı tavsiye ederim. Böylece şehrin
görülebilecek yerlerini üstün körü tanıyıp, sonrasında bol bol zaman ayırarak
planlı bir şekilde gezebilirsiniz. Biz tur sırasında şehir tarihi ve
mimarisini, Romanov hanedanlığının malikanesini ve kendilerine özel kiliselerini, Kızıl Meydanı, kremlin özelliklerini ve GUM’u gezdik.
|
Romanovların Kilisesi |
Bu turdan hatırımda kalan
en önemli şeyler: Romanovlar 1600 lerden 1917 yılına kadar (Komünist dönem
başlangıcı) hanedan olarak ülkeyi yönetenler, kendi kiliseleri ise oldukça
mütevazi ve kendi malikanelerinin önünde bir yer. Bu kilise Komünist dönemde
kapalı kalıp sonradan halka açılmış. Kilisenin hemen yanında ise uluslararası
tüccarların kaldığı bir nevi büyükelçilik kıvamında ve dış ticaret için
kullanılan binayı görebilirsiniz. Ordan geçtiğimiz Aziz Vasil Kilisesi ise
Korkunç İvan tarafından yaptırılmış bir şaheser. Hikayeye göre bu hükümdar öyle
gaddarmış ki 4 milyon olan orta çağ Moskova halkını iktidardan indiğinde 1
milyona düşürmüş. Çok kan dökmüş ve can almış. Ortodoks Hristiyanların inanışına
göre ise bir hükümdar ne kadar ihtişamlı katedral inşa ederse o kadar fazla
günahları affedilirmiş. O yüzden Ivan bu muhteşem yapıyı yapıp sevap hanesini
doldurarak işlediği günahları azaltmaya çalışmış. Katedralin mimarının ise
gözlerinin kör edildiği hikayesi tamamen bir efsane imiş. Çünkü benzer
katedralden bir zamanlar başkent olan St. Petersburg ve Kazan şehirlerinde de
bulunmaktaymış. Öncesinde renksiz olan bu yapı ve kubbeler yıllar sonra
boyanarak daha çekici hale getirilmiş.
|
Bunları görmek çok normal bizim için özellikle |
|
Soğukta ben ve Azizi Vasili Katedrali |
Buradan GUM’a geçmiştik. Bu AVM ise sadece üst düzey bürokratların gücünün yetebileceği ve alışveriş yapabileceği uluslararası bir alışveriş merkezi imiş. Burası 1800’lü yılların sonlarında inşa edilmiş ve Komunist dönemde dış ticarete kapalı hale geldiği için yıkılmak istenmiş. Fakat rivayet odur ki, komünist bürokratlar eşlerine laf dinletememiş ve ellerindeki tek eğlenceyi almalarına izin vermeyen bayanlar bu yapıyı korumuş. Fakat Komünist dönemde Stalin’in ofisi haline gelmiş. GUM’un tam karşısında ise Lenin’in Mozolesi (aslında mozole değil kendi vücudunun mumyalanmış ve cam bir fanusa konulmuş olduğu yer) bunuyor. Grupla buraya uğramamız mümkün olmadığı için bunu ertesi güne bıraktık.
Burdan hareket eden
grubumuz Kremlin’e bitişik Alexander Garden geçti. İskender Bahçesi dediğimiz
bu yerde hemen girişte, Moskova ve çevresinde yer alan toplu mezarlarda adı
sanı bilinmeyen askerlere ithafen hiç sönmeyen bir ateşiyle Meçhul Asker Anıtı
bulunuyor. Başında askerlerin beklediği bu yere saat başlarında giderseniz
askerlerin nizami devir teslim törenine şahit olabilirsiniz. Seyredilesi güzel
bir ritüel. Burada Free Turumuz sona ermişti. Turdan sonra yine İskender
Bahçesi’nin içinde yer altı mağazası yer alıyor. Hem ısınmak, hem de açlığınızı
gidermek için buraya gidebilirsiniz. Biz buradan çıktıktan sonra kayda değer
pek bir şey yapmadık. Noel ağaçları ve süslemeleri olan sokakları dolaştık. Ve
Bolşoy Tiyatrosu’nu bulduk. Tiyatronun ancak önünden geçebildik, çünkü yeni yıl
olduğu için özel gösterim varmış. Ortalarda bir yer için kişi başı 500 tl
ödemeniz gerekiyor. Yani bizim gidiş-dönüş uçak biletimizle nerdeyse aynı
fiyata! Ama gidenler değdiğini belirtmişler, yani eğer paranız varsa
gidebilirsiniz ama bize biraz pahalı geldi.
|
Meçhul Asker Anıtı ve Sönmeyen Ateş Devir Teslim Töreni |
İkinci günün akşamında İzmailova Market’e gittik. Merkezden biraz uzakta
bir yerdi. Herkes buranın çok ucuz olduğunu ve çok çeşitli şeylerin bulunduğunu
belirtmişti. Ama biz bir şey bulamadık. Bizim Ankaralıların Maltepe Pazarı
neyse aynı o. Biraz hayal kırıklığı idi açıkçası. Çok güzel kürk şapkalar bile
en uygunu yüz dolar civarındaydı. Ama ordan, güzel bir kutunun içinde Noel
şekerlemeleri ve kendime de bir şal aldım. Tavsiye etmem.
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder