Ben İzmirliyim. Her ne kadar bütün yazlarım tatil
beldelerinde geçmese de, Akdeniz ile Ege kıyılarındaki tatil anlayışını
kıyaslayacak kadar tatil beldesi gezip gördüğüme inanıyorum. 5 yıldızlı tam
pansiyon çok zengin ve şatafatlı ve resmen halkın alanı olan kumsalı işgal eden
büyük otellerin olduğu Akdeniz tatil beldelerinin (bunun çok az istisnası Kaş,
Kalkan ve Olympos sanırım ki buralar da sit alanı olduğu için dokunulamıyor) aksine,
Ege kasabaları (İzmir, Aydın ve Muğla) daha sıcaktır, daha yazlıkçıdır, daha
orta halli ailelerin gittiği yerlerdir. Ege’de kumsallar alabildiğine uzundur,
genelde falezler yoktu ve denizle iç içesinizdir. Çoğunlukla kumu vardır ve
çakılı yoktur. O bunaltıcı sıcakta kumda yanıp denize atladığınızda suyu abdest
suyu gibi değil soğuktur ve farkı görürsünüz, serinlersiniz. Güneş tam da
denizden batar, öyle sağdan soldan batmaz. Mehtabı güzeldir, havası bunaltıcı
değil görece serindir ve daha bakirdir. Tabi ki güney tatil beldeleri de güzel
fakat benim tercihim ve kalbim Ege’de, ki o kadar da olsun memleketim en
nihayetinde…
|
Ege'de Gün Batımı |
|
Liman |
|
Bisiklet Yolumuz |
Haziran ayında İsot’un ailesinin de yazlığı bulunduğu
Davutlar Tatil Beldesi’ne yolumuz düştü. Fotoğraflarıma baktığımda, aslında bu
ziyaretin aile ziyareti olduğunu anlıyorum çünkü manzara fotoğraflarından
ziyade ailenin fotoğrafları var. Ama yine de Kuşadası ve Davutlar’a değinmem
gerektiğini düşündüm. Davutlar, genelde benim site imparatorluğu dediğim bir
yer, herkesin sitede bir evi var. İsotumun evi de sahile çok yakın bu
sitelerden birinde… Özellikle sabah kahvaltıdan önce ve akşama doğru sahilin
keyfini çıkarmak için çok uygun… Hele bir de bizim gibi bisikletleriniz varsa
çok daha eğlenceli oluyor burası. Biz de kaldığımız süre boyunca bisikletlerle
sahilde dolaştık. Gün batımı eşliğinde bira ve midye dolmalarımızı (bu da
Akdeniz’de pek yok) afiyetle yedik içtik… Bisikletlerimizle bütün sahil
şeridini kumsalın hemen yanından bisiklet yolundan turladık.
|
Bisikletlerimiz :) |
|
Gün Batımı, İsotum, Bisikletlerimiz, Biralarımız ve Midye Dolmalarımız :) |
Bir gün de Güzelçamlı Milli Parkı’nda ailecek deniz keyfi ve
piknik yaptık. Güzelçamlı Milli Parkı bütün milli parklar gibi korumaya alınmış
bir yer ve 4-5 tane güzel kumsalı bulunuyor. Su alabildiğine berrak, ağustos
böceklerinin ezgisi ile orman hemen dibinizde, yani güneşten kavrulma riskiniz
yok denecek kadar az. En güzel kumsalın da en sondaki kumsal olduğu söylenince
biz de hamağımızı ve piknik masamızı oraya kurduk. Yeşil ile mavi gerçekten
burada buluşuyor, kumsalı çakıllı olsa da güzel bir yer… Yalnız buradayken sürü
halinde, maaile dolaşan yaban domuzlarına dikkat edin, piknik alanına kadar
inebiliyorlar ve yemeğinize ortak olabiliyorlar… Ki sağolsunlar bizi de
düşünmüşler masamızı ziyaret etmeyi eksik etmediler ev sahipleri olarak :).
|
Güzelçamlı İsotum ve Yeğenimiz Poyraz Ali :) |
|
Güzelçamlı ve Yaban Domuzları |
Son olarak Davutlara gelip de çöp şiş yemeden gitmek olmaz.
Size tavsiye ederim ama ailecek biz yiyemedik, küçükken bir iki sefer gitmiştim
ve çok ama çok lezzetli olduğunu hatırlıyorum… Yalnız bizim için Emine Hatun'un meze ve bahçeden taze koparılmış otlarla hazırladığı salataları ile Hadi Amca’mın
mangalları daha ağır bastı :). Bir dahaki sefere :)…